Isaac Asimov'un hikayeleri, robotların insan yetenekleriyle eşleştiği ve onları aştığı bir dünyanın imalarını öngörüyor. Asimov, robotların bilinç kazanması ihtimaline karşı robotların uyması için üç yasa tasarladı. Fakat çok önemli dördüncü bir yasayı kaçırdı: “Robotlar kendilerini tanımlamalıdır.”
Birçok insan yapay zeka ve teknolojideki gelişmeleri korkutucu buluyor. Fakat buna rağmen teknolojinin bize sunduğu her hizmetten faydalanıyoruz. Dizüstü bilgisayarlarda çalışıyoruz ve akıllı telefonlar taşıyoruz; hesap makineleri, elektronik tablolar ve internet bankacılığı kullanıyoruz; sesli asistanlarla konuşuyoruz ve bir uygulamanın bize eve giden en hızlı rotayı söylemesine izin veriyoruz. Bunların hepsi kabul edilebilir. Tamamen tehdit edici olmayan bir şekilde yararlı ve verimlidirler.
Teknolojik icatlar, yaşamlarımız için varoluşsal bir tehdit oluşturmadıkları sürece sorun değil.
Yine de büyük bir değişimin zirvesindeyiz. Yapay zeka o kadar gelişti ki artık sanat, kitap, müzik ve filmler yapıyor. Konuşmaları tutuyor ve yüzleri tanıyor. Kısacası AI, en iyi olduğumuzu düşündüğümüz her şeyi yapıyor. Bazı durumlarda, aslında daha iyi yapıyor.
Asimov'un kitaplarının tümü, "Üç Robotik Yasası" etrafında yoğunlaşmıştır. Robotların her zaman itaat etmesi ve asla bir insana zarar vermemesi gerektiğini söyleyen yasalar şunlardır:
1-Bir robot, bir insana zarar veremez veya eylemsiz kalarak bir insanın zarar görmesine izin veremez.
2-Bir robot, Birinci Yasa ile çelişmediği sürece, insanlar tarafından kendisine verilen emirlere uymak zorundadır.
3-Bir robot, Birinci ve İkinci Kanunlarla çelişmediği sürece kendi varlığını korumak zorundadır.
Asimov'un hikayeleri bilim kurgu olarak harika çalışıyor, ama aynı zamanda bize herhangi bir zekayı kontrol etmede sorunsuz yasalar üretmenin ne kadar zor, hatta imkansız olduğunu gösteriyor. Her zaman bir boşluk veya istisna olacaktır. Tüm yasaların hareket alanı ve esnekliğe ihtiyacı vardır, aksi takdirde çiğnenirler veya korumaya çalıştıkları yasaları çiğnerler.
Science Robotics dergisindeki yakın tarihli bir makalenin belirttiği gibi, Asimov'un hikayeleri, "karmaşık makineleri, insanları ve bunların etkileşimlerini yeterince tasarlamak veya düzenlemek için küçük bir dizi basit kural tasarlamanın imkansızlığı konusunda uyarıda bulunuyor." Belki de bu, insanların "yapay zekayı duraklat " olarak düşünmesi gereken bir şeydir.
İnsan işlerini insanlardan daha iyi yapan yapay zeka dünyasına girerken, çoğumuz hala bir insan tarafından neyin yapılıp neyin yapılmadığını bilmek isteyeceğiz. Okuduğumuz romanın bir insan tarafından yazılmış olması, bir şiirin, şarkının veya sanat eserinin bir robot tarafından yapılıp yapılmadığının bilinmesi bizler için önemlidir.
Belki de Asimov temel bir Dördüncü Yasayı kaçırmıştır: Bir robot kendini tanımlamalıdır. Bir insanla mı yoksa yapay zekayla mı etkileşime girdiğimizi bilmeye hakkımız var.
Kaynak: https://bigthink-com/the-future/3-rules-for-robots-isaac-asimov-one-rule-he-missed
Commenti