top of page

Evrendeki En Gizemli Nesneler (1) 'Oumuamua


Bu salatalık şeklindeki nesne, başka bir galaksiden gelen uzaylı bir uzay aracı olabilir mi?


Bilim kurgu kitaplarının sayfaları, teknolojik olarak yetenekli bir ırk ve Güneş Sistemine gizlice giren yabancı nesnelerle dolu.


19 Ekim 2017'de astronom Dr. Robert Weryk, Hawaii'deki Haleakalā Gözlemevi'nde Pan-STARRS teleskopunu kullanırken Güneş Sistemine sızan bir nesneyi fark ettiğinde yeni bir heyecan yarattı.

İlk gözlemler, cisim Güneş'ten uzaklaştığı sırada Dünya'dan 0,2 AU (30.000.000 km; 19.000.000 mil) uzaklıktayken Pan-STARRS teleskobu ile yapıldı. Başlangıçta bir kuyrukluyıldız olarak kabul edilen cisim, bir hafta sonra bir asteroit olarak yeniden sınıflandırıldı.


'Oumuamua (Hawai'de 'keşif' anlamına gelir) olarak adlandırılan bu nesne, yaklaşık bir kilometre uzunluğunda ve 167 metreyi geçmeyen bir genişlikte. 'Oumuamua' o kadar hızlı hareket ediyor ki, Güneş tarafından çekimsel olarak bağlanmasının hiçbir yolu yok.


Otuz dört günlük gözleme dayanarak elde edilen bulgulara göre Oumuamua`nın yörünge sapması 1,20'dir ve bu sapma oranı, Güneş Sistemi'nde gözlemlenen herhangi bir nesnenin en yüksek noktasıdır.


Tek sonuç, Güneş Sistemimizin dışında oluşan ve daha sonra buraya kadar ulaşan bir gizem.

Tahminler, Güneş Sistemine Viktorya döneminde girdiğini öne sürüyor, ancak gökbilimciler buraya gelmeden önce uzayda ne kadar süre tek başına dolaştığını tam olarak bilmiyorlar.


Peki 'Oumuamua' nedir?

İlk başta gökbilimciler onun bir asteroid olduğunu düşündüler, ancak hareketine daha yakından bakıldığında tuhaf bir şey ortaya çıktı: Güneş'in yerçekimi, uzaydaki yörüngesini etkileyen tek şey değildi.


Bu, Harvard Üniversitesi'nden Prof. Avi Loeb de dahil olmak üzere bazı araştırmacıları, dünya dışı bir uzay aracı olabileceğini düşünmeye sevk etti. Eğer bir güneş yelkeni bağlı olsaydı, güneş rüzgarından gelen basınç onu rotadan saptırmaya yardımcı olabilirdi.


Ancak bu fikir çoğu çevreden tepki aldı ve nesnenin tamamen doğal bir şey olma ihtimali daha yüksek olarak değerlendirildi.


Gökbilimci olan Dr Colin Snodgrass, "Kanıtların çoğu bir kuyruklu yıldıza işaret ediyor" diyor. Kuyruklu yıldızın buzu Güneş tarafından ısındığında ortaya çıkan küçük gaz jetleri, onu doğal yerçekimi rotasından saptırıyor olabilir…


Snodgrass, “Güneş Sistemimizdeki kuyruklu yıldızlara kıyasla bazı alışılmadık özelliklere sahip” diye ekliyor. "Hala bunlara neyin sebep olduğunu anlamaya çalışıyoruz. Tipik olarak kuyruklu yıldızlar, üzerlerine düşen ışığın yaklaşık yüzde 4'ünü yansıtır. Oumuamua iki kattan fazla yansıtıcıdır. Ne yazık ki, daha fazla gözlem yapma şansımız artık bitti. Oumuamua dış Güneş Sistemine kaçtı, Jüpiter'in yanından geçerek sonunda gözlemleyebildiğimiz alanı tamamen terk etti."


Yine de bu gizemli nesnenin etrafındaki tartışmalar ve fikirler gökbilimcileri şaşırtmaya devam ediyor.


Kaynak:

  • https://www.sciencefocus.com/space/the-nine-most-mysterious-objects-in-the-universe/


bottom of page